Yönetmeyi Nasıl Öğrendik -Sovyet İktidarının İlk Yıllarında Lenin’den Anılar-

Stok Kodu:
9786257392471
Boyut:
13,5 x 19,5 cm
Sayfa Sayısı:
264
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
Ağustos 2024
Çeviren:
Olcay Geridönmez
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
%30 indirimli
200,00TL
140,00TL
Bu üründen 11 adet satın alınmıştır.
9786257392471
362451
Yönetmeyi Nasıl Öğrendik
Yönetmeyi Nasıl Öğrendik -Sovyet İktidarının İlk Yıllarında Lenin’den Anılar-
140.00

  1917de Rusya'da eğitimsiz, çoğu okuryazar bile olmayan, uzun savaşlarda gücü tükenmiş işçi ve köylü kitleler kaderlerini onlarla birleştirmiş az sayıda aydınla birlikte, büyük bir atılganlık ve cesaretle, önce çarlığın, sonra da burjuvazinin iktidarını devirmiş, iktidara gelmişlerdi. Peki şimdi ne olacaktı?

Tüm kaynaklarını yıpratıcı savaşlarda tüketmiş geri bir ülkede, emperyalist devletlerin, çarlık artıklarının, liberallerin durulmayan isyan ve sabotajlarını boşa çıkarabilecekler miydi?

Devrimci politikayı hayata geçirerek koca bir ülkeyi yönetme yeteneğini gösterebilecekler miydi? Tüm burjuvalar, çoğu aydınla "sosyalist teorisyenler", cahil sınıfların iktidarı yönetemeyeceği önyargısının etkisi altında, küçümseyici bir alayla "yapamazlar, imkânsız" diyorlardı.


Ama başardılar. işçiler, sınıfın tüm dinamiklerine sonsuz gelişme imkânı sağlayan devrim ortamında, devasa engellerle savaşarak sömürüsüz bir eşitlik dünyasını inşa ederken tarihin bu en köklü önyargısını da paramparça ettiler. Lenin gibi bir dehanın önderliğinde bürokratızmden uzak, mücadeleci ve nesnel bir şeklide yönetmeyi öğrendiler.

Bu kitapta, henüz deneyimlenmemiş birçok alanda sorumlu görevler üstlenen devrimci kadrolar, Bolşevik işçiler bu süreci, birlikte çalışma şansına eriştikleri Lenin'e dair tanıklıklarını, Lenin'in öneri ve desteğiyle karmaşık, bazen çözümsüz görünen sorunların nasıl üstesinden geldiklerini anlatıyor.

  1917de Rusya'da eğitimsiz, çoğu okuryazar bile olmayan, uzun savaşlarda gücü tükenmiş işçi ve köylü kitleler kaderlerini onlarla birleştirmiş az sayıda aydınla birlikte, büyük bir atılganlık ve cesaretle, önce çarlığın, sonra da burjuvazinin iktidarını devirmiş, iktidara gelmişlerdi. Peki şimdi ne olacaktı?

Tüm kaynaklarını yıpratıcı savaşlarda tüketmiş geri bir ülkede, emperyalist devletlerin, çarlık artıklarının, liberallerin durulmayan isyan ve sabotajlarını boşa çıkarabilecekler miydi?

Devrimci politikayı hayata geçirerek koca bir ülkeyi yönetme yeteneğini gösterebilecekler miydi? Tüm burjuvalar, çoğu aydınla "sosyalist teorisyenler", cahil sınıfların iktidarı yönetemeyeceği önyargısının etkisi altında, küçümseyici bir alayla "yapamazlar, imkânsız" diyorlardı.


Ama başardılar. işçiler, sınıfın tüm dinamiklerine sonsuz gelişme imkânı sağlayan devrim ortamında, devasa engellerle savaşarak sömürüsüz bir eşitlik dünyasını inşa ederken tarihin bu en köklü önyargısını da paramparça ettiler. Lenin gibi bir dehanın önderliğinde bürokratızmden uzak, mücadeleci ve nesnel bir şeklide yönetmeyi öğrendiler.

Bu kitapta, henüz deneyimlenmemiş birçok alanda sorumlu görevler üstlenen devrimci kadrolar, Bolşevik işçiler bu süreci, birlikte çalışma şansına eriştikleri Lenin'e dair tanıklıklarını, Lenin'in öneri ve desteğiyle karmaşık, bazen çözümsüz görünen sorunların nasıl üstesinden geldiklerini anlatıyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat